istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Hızlı ve güçlü elektrikli araç pilleri için Li-Ion’a yeni model

Araştırmacılar, lityum iyon pillerde şarj/deşarj hızını belirleyen temel basamağı ‘Eşleştirilmiş İyon-Elektron Transferi (CIET)’ modeliyle açıklayarak interkalasyon tepkimesini yeniden tanımladı. Çalışma daha hızlı şarj, daha uzun ömür ve istenmeyen yan tepkimelerin azaltılması için tasarım yolları sunuyor.

Giriş: 03.10.2025 - 14:57
Güncelleme: 03.10.2025 - 14:59
Hızlı ve güçlü elektrikli araç pilleri için Li-Ion’a yeni model

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (MIT) geliştirilen Eşleştirilmiş İyon-Elektron Transferi (CIET) modeli, lityum iyon pillerin performansını belirleyen interkalasyon sürecini yeniden çerçeveliyor. Geleneksel bakış açısında hız sınırlayıcı adım, lityum iyonlarının katı elektrot kafesine ‘yerleşme’ kinetiği ve iyon difüzyonuydu; bu yaklaşım çoğunlukla Butler-Volmer denklemiyle ifade edildi. Yeni çalışma, lityumun elektrota girişi sırasında elektronun aynı anda elektrottan transfer edilmesi gerektiğini, yani eşzamanlı iyon-elektron aktarımının gerçek hız denetleyicisi olduğunu ortaya koyuyor.


HIZI BELİRLEYEN ADIM

Araştırma ekibi, uzun süredir geçerli sayılan ‘iyon difüzyonu sınırlıdır’ varsayımının deneylerle tutarlı olmadığını gösterdi. Çalışmanın yaklaşımında, interkalasyon oranlarını yüksek zaman çözünürlüğüyle yakalamak için tekrarlanan kısa voltaj darbeleri kullanan özel bir elektrokimyasal ölçüm tekniği uygulandı. Bu teknik, elektrot-elektrolit arayüzünde gerçekleşen elektron transferinin lityumun yerleşmesini eşzamanlı biçimde kolaylaştırdığını ve enerji bariyerini düşürdüğünü netleştirdi. Sonuç olarak, hız denetimi eşleştirilmiş iyon-elektron geçişine bağlandı.


GENİŞ KAPSAMLI ÖLÇÜMLER

Ekip, 50’den fazla elektrolit ve elektrot kombinasyonunda veri topladı. Modern pil kimyaları arasında lityum nikel manganez kobalt oksit (NMC) —elektrikli araçlarda yaygın— ve lityum kobalt oksit (LCO) —telefonlar ve dizüstü bilgisayarlarda tipik— yer aldı. Ölçümler, interkalasyon oranlarının önceden varsayılandan belirgin biçimde düşük olduğunu ve Butler-Volmer temelli öngörülerle uyuşmadığını gösterdi. Bu uyuşmazlık, CIET mekanizmasının gerekliliğini destekledi: lityum iyonu, ancak elektron transferi eşzamanlı gerçekleştiğinde kafese girebiliyor; iki süreç karşılıklı olarak birbirini kolaylaştırıyor.


İKİ ANA FAYDA

Yeni model, pil mühendisliğinde iki doğrudan kaldıraç sunuyor:

  1. Daha hızlı şarj: Hız denetleyicisinin eşleştirilmiş aktarım olduğu bilgisiyle, arayüz tasarımı ve malzeme seçimi optimize edilerek interkalasyon hızı artırılabiliyor; bu da şarj/deşarj süresini kısaltma potansiyeli 
  2. Daha uzun ömür: Model, istenmeyen yan tepkimelerin (örneğin elektronların elektrottan elektrolite çözünmesi) bastırılması için yollar tarif ediyor; böylece bozulma mekanizmaları zayıflatılabiliyor, döngü ömrü uzatılabiliyor.

Hızlı ve güçlü elektrikli araç pilleri için Li-Ion’a yeni model


ELEKTROLİT AYARI VE TASARIM

Çalışma, elektrolit bileşiminin değiştirilmesiyle interkalasyon oranlarının aktif olarak ayarlanabildiğini de gösterdi. Bu bulgu, elektrolit mühendisliği ile elektrot arayüzünün elektron transferini kolaylaştıracak biçimde modifiye edilmesini; dolayısıyla CIET bariyerinin düşürülmesini mümkün kılıyor. MIT ekibine göre bu yaklaşım, güçlü ve daha hızlı şarj edilebilen lityum iyon pillerin önünü açabilecek bir tasarım haritası sunuyor.


KURAMSAL ETKİ VE UYGULAMA

Yeni model, yıllardır literatürde görülen laboratuvarlar arası veri tutarsızlıklarının nedenini de açıklıyor: ölçülen hızların, yalnızca iyon difüzyonuyla değil, iyon-elektron eşleşmesiyle kısıtlandığı koşullar. Çerçeve, araçlardan taşınabilir elektroniklere uzanan geniş bir uygulama yelpazesinde, malzeme/arayüz seçimleri, elektrolit formülasyonları ve şarj protokollerinin yeniden tasarlanmasına zemin hazırlıyor.